Karavanla Tarihi Yarımada Turu

İstanbul’un tarihi yarımadasını karavanla gezmek isteyenler için harika bir rehber hazırladık. Bu tur boyunca sizi İstanbul’un tarihi yapıları, kültürel merkezleri ve manzaraları ile buluşturacağız. Sultanahmet Meydanı ve çevresindeki tarihi yapıları gezerek tarihe yolculuk edeceksiniz. Ayrıca, Karavanla Galata ve Taksim civarındaki tarihi yerleri görmeniz için güzergahımızı uyarlamış durumdayız. Son olarak, Boğaziçi’nin güzellikleri ile tanışmak ve Üsküdar’da gezilecek yerleri keşfetmek için rotamızı planladık.

Bu turu yaparken, karavanınızın konforunda seyahat ederek, zaman ve mekan sınırlaması gibi dertlere düşmeden tarihin izlerini takip edebilirsiniz. Her turistik yerde ayrıntılı rehberlik eşliğinde gezi yapabilir, tarihin tozlu sayfalarında keyifli bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Sultanahmet Meydanı ve çevresinde, Aya Sofya gibi Dünya Mirası Listesi’ne giren yapıları gezebilirsiniz. Aya Sofya’nın dış cephesindeki mimari özellikleri avlu ve iç mekanındaki mozaik ve freskleri gibi birçok ilginç detay keşfedebilirsiniz. Topkapı Sarayı’nın Harem bölümündeki gezinti ile Osmanlı İmparatorluğu’nun güçlü bir imparatorluğu nasıl yönettiğini keşfedebilirsiniz. Bu sarayın mutfağı, araç gereçleri ve yeme kültürü gibi konular hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.

Güzergahımız boyunca, İstanbul’un en ünlü caddesi olan İstiklal Caddesi’nin tarihi binaları ve mağazaları ile karşılaşacaksınız. Tarihi Galata Kulesi’nin manzarasını yakından izlemek isteyenler için Haliç kıyısına doğru yol alacağız. Boğaziçi köprüsü ve Üsküdar Meydanı’nda bulunan tarihi cami ve çevresindeki kalıntılar da gezilmesi gereken önemli yerlerden birkaçı.

İstanbul’un tarihi yarımadası gezisi karavanla yapılabilecek en rahat ve keyifli şekilde gerçekleşebilir. Bu tur sırasında göreceğiniz tarihi yapılar, doğal güzellikler ve manzaralar sizi unutulmaz bir seyahate çıkaracak. Bu rehberimizi kullanarak, İstanbul’u karavanınızın rahatlığı ile keşfedebilirsiniz.

Bölge: Sultanahmet Meydanı ve Çevresi

Karavanla İstanbul’da tarihi yerleri keşfetmek isteyenler için Sultanahmet Meydanı ve çevresindeki yerler, mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerler arasında yer alır. Tarihi bölgenin merkezinde yer alan Sultanahmet Meydanı’nda, güzel bir çevre ve atmosferle karşılaşabilirsiniz. Meydanda bulunan tarihi yapılar arasında Ayasofya ve Sultanahmet Camii gibi önemli yapılar yer alır.

İstanbul’un tarihi yapısı ve mimarisi, Sultanahmet Meydanı’nda en iyi şekilde yansır. Burada tarihi mimari yapılarla dolu sokaklar ve meydanlar bulunur. Ayasofya, İstanbul’un simgesi haline gelmiştir. Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu tarihi yapı, tarihi ve mimari özellikleri nedeniyle turistler tarafından sık sık ziyaret edilir.

Sultanahmet Meydanı’nda yer alan bir diğer önemli yapı ise Topkapı Sarayı’dır. Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük sarayı olan Topkapı Sarayı, İstanbul’un turistik yerleri arasında en önemlilerinden biridir. Sarayın bahçesi, Sultanahmet Meydanı’nın güzel manzarası eşliğinde mükemmel bir şekilde konumlanmıştır. Harem, sarayın en ünlü bölümüdür ve sarayın diğer bölümlerine göre daha özel bir havaya sahiptir. Topkapı Sarayı’nın mutfağı da oldukça ünlüdür. Burada kullanılan araç gereçlerin yanı sıra, Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki yemek kültürü hakkında da birçok bilgi edinebilirsiniz.

Aya Sofya

Aya Sofya, İstanbul’da yer alan ve dünyanın sayılı mimari yapılarından biri olan bir müze olarak hizmet vermektedir. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından 532 yılında inşa ettirilen Aya Sofya, o dönemde dünyanın en büyük kilisesi olarak faaliyet göstermiştir. Daha sonraları cami olarak kullanılan yapı, günümüzde ise müze olarak ziyaret edilmektedir.

Aya Sofya’nın tarihi ve mimari özellikleri, dünyaca ünlüdür. 31 metre yüksekliğindeki kubbesi, başta olmak üzere yapıdaki tüm mimari detaylar oldukça etkileyicidir. Ayrıca Aya Sofya, hem Hıristiyan hem de İslam sanatının harmanlandığı özgün bir özellik taşımaktadır.

Özellikleri	Bilgiler
Kubbe	Özgün mimarisi ve denge sistemi ile dikkat çeker. İki yarım kubbe arasında yapılan geçişler de oldukça sanatsal bir detaydır.
Mozaikler	Aya Sofya’daki mozaikler, Bizans İmparatorluğu’nun döneminde moda olan zengin renklerle bezeli figüratif tasvirlerdir.
Freskler	Duvarlardaki manevi figürler ve Peygamberler tasvirleri fresklerle işlenmiştir.

Aya Sofya’yı gezerken yapının Hıristiyan ve İslam kültürlerindeki kullanım farkını da gözlemlemek mümkündür. Özellikle mihrap bölümünde yer alan Osmanlıca hat yazıları, farklı kültürlerin bir araya geldiği İstanbul’un bir sembolüdür.

• Aya Sofya’ya giriş ücretlidir ve açılış-kapanış saatleri değerlendirmesi yapılmalıdır.
• Yapının içinde yer alan mozaik, fresk ve hat yazılarına saygı duymak gerekmektedir.
• Aya Sofya’ya ziyaret sırasında sıra beklemek gerekebilir.

İç mekan

Aya Sofya, mimari ve tarihi özellikleriyle sadece İstanbul’un değil, dünyanın en önemli tarihi yapıları arasında yer almaktadır. İç mekanında, özellikle mozaikler ve fresklerin olduğu bölümler oldukça etkileyicidir. Aya Sofya’nın iç mekanında bulunan mozaikler ve freskler, Bizans İmparatorluğu’nun dönemine ait dini figürlere ev sahipliği yapıyor.

Aya Sofya’nın iç dekorasyonu, kaplamaları, sütunları ve mozaikleri birçok çeşitlilik göstermektedir. Sütunlar, oldukça uzun ve kalın olup taş işçiliğinin o zaman ki ne kadar ilerlediğini göstermektedir. İç mekanı süsleyen dekoratif geometrik motifler, belirgin Turan şahinleri, elmas şekiller, stilize edilmiş yıldızlar ve avcılık sahneleri, Bizans kültürünün ve sanatının önemli bir parçasını oluşturur.

• Mozaikler: Aya Sofya’nın iç mekanındaki mozaikler, Hristiyanlık dininin sembolü olan melekler, azizler ve Hz. İsa figürlerini barındırıyor. Mozaiklerde kullanılan renklerin yoğunluğu ve orijinalliği oldukça etkileyicidir. Mozaiklerin en etkileyici olanlarından biri de ‘Deesis’ mozaikidir. Hz. İsa’nın solunda Hz. Yahya ve Meryem Ana’nın sağında yer aldığı bu mozaik oldukça ünlüdür.
• Freskler: Aya Sofya’nın iç mekanında duvarlara işlenmiş olan freskler, Hristiyanlığın tarihi hakkında bilgi verir. Bu freskler arasında en etkileyici olanı Kutsal Yüz freskidir. Kutsal Yüz freski, Hz. İsa’nın bir yüzünü gösteren ve birçok ziyaretçiyi etkileyen bir fresktir.

Aya Sofya’nın iç mekanı, Bizans İmparatorluğu’nun sanatını incelemek isteyenler için kesinlikle ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Yapı, Hristiyanlık dininin simgesi olan mozaikler ve fresklerle doludur ve ziyaretçilere tarihin güzel sanatlar ve mimariye yaptığı katkıları göstermektedir.

Dış mekan

Aya Sofya, İstanbul’un en önemli tarihi yapılarından biridir. İçinde barındırdığı tarihi ve mimari özellikleriyle birçok ziyaretçi çekiyor. Fakat Aya Sofya sadece iç mekanıyla değil aynı zamanda dış mekanıyla da görülmeye değer bir yapıdır.

Aya Sofya’nın dış mimarisi, Bizans İmparatorluğu döneminden kalma ve mimari eserlerdeki en üst düzey örneklerden biridir. Ana cephesi mermerle kaplıdır ve üzerinde kubbenin yüksekliği için kullanılan 40 adet pencere bulunmaktadır. Bu pencerelerin her biri, oluşturduğu ışık oyunlarıyla iç mekanı aydınlatmaktadır.

Aya Sofya’nın avlusunda, Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma yapılar da yer almaktadır. En önemlisi Sultanahmet fontanıdır. İstanbul’daki en büyük çeşmelerden biridir ve 19. yüzyılda yapılmıştır. Ayrıca avluda bulunan kütüphane binası, zamanında İstanbul’un en büyük kütüphanelerinden biriydi.

Aya Sofya’nın dış mekanında yer alan diğer mimari yapılar arasında, muhafız evleri, şadırvanlar ve çeşmeler yer almaktadır. Bu yapılar, Bizans İmparatorluğu döneminden Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanan tarihi süreçte farklı mimari tarzlardan etkilenerek inşa edilmiştir.

İstanbul’un tarihi yarımadısını gezerken Aya Sofya’nın dış mekanını ve avlusundaki yapıları da görmeden geçmeyin.

Topkapı Sarayı

İstanbul’da gezilecek yerler listesinin en üst sıralarında bulunan Topkapı Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük sarayı olma özelliğini taşımaktadır. Dört yanı deniz ve sur duvarlarıyla çevrili olan saray, 1459 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır.

Topkapı Sarayı’nın gezilecek yerleri arasında en ünlü bölümü Harem’dir. Padişah ailesi ve haremden sorumlu eşleri tarafından kullanılan bu bölümde, padişahın odası, harem dairesi, giyim odası, hamam ve günlük yaşam malzemeleri sergilenmektedir. Harem bölümü ücretlidir ve ayrıca araştırmacılar tarafından ziyaret edilmektedir.

Topkapı Sarayı’nın diğer gezilecek yerleri arasında Arz Odası, Divan-ı Hümayun, Bağdat Köşkü ve Hasbahçe yer almaktadır. Arz Odası, padişahın hükümdar olduğu dönemde verdiği kararları aldığı ve önemli kişileri kabul ettiği bölüm olarak kullanılmıştır. Divan-ı Hümayun, padişah ve bakanların devlet işlerinin görüşüldüğü bölümdür. Bağdat Köşkü ise Sultan II. Mahmut tarafından 1800’lü yıllarda yaptırılmış ve sarayın en güzel kısımlarından biridir. Son olarak, Hasbahçe bölümü sarayın bahçesinde yer almakta ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde önemli törenlerin yapıldığı bir yer olarak kullanılmaktadır.

• Topkapı Sarayı ziyaret saatleri Nisan-Ekim arası 09.00-18.45, Kasım-Mart arası 09.00-16.45’tir.
• Müze Pazartesi günleri kapalıdır.
• Biletler sarayın içindeki gişeden veya internet üzerinden alınabilir.
• Harem bölümüne ayrıca ücret ödenmesi gerekmektedir.

Topkapı Sarayı’nın tarihi ve kültürel özelliklerini keşfetmek için İstanbul’da mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerdendir. Sarayın güzelliklerini keşfetmek için özellikle erken saatlerde gitmeniz tavsiye edilir, böylelikle yığılmadan sarayı gezebilirsiniz.

Harem

Topkapı Sarayı’nda gezilecek yerler arasında en ünlü bölüm Harem’dir. Osmanlı sarayında padişahların ve ailenin yaşadığı bu bölüm, ziyaretçiler tarafından büyük bir ilgiyle gezilmektedir.

Harem bölümü içerisinde padişahın yatakhaneleri, kadınların odaları, günlük hayatın yaşandığı alanlar ve haremin bahçesi bulunmaktadır. Ziyaretçiler, Harem’in muhteşem iç dekorasyonunu ve Osmanlı saray hayatının detaylarını gözlemleyebilirler.

Harem bölümünde gezilecek yerler arasında harem ağalarının odaları, sultanların odaları, revaklar, havuzlar, kuyular ve hamamlar yer almaktadır. Ziyaretçiler, saray hayatının zenginliklerini keşfederken aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetim ve sosyal düzeni hakkında da bilgi sahibi olabilirler.

Topkapı Sarayı’nın Harem bölümünde Osmanlı saray kültürüne dair birçok öğe bulunmaktadır. Padişahların giyim tarzları, giysilerin yapımı, müzik aletleri, takılar ve diğer kültürel objeler Harem’de sergilenmektedir. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihinde önemli bir yere sahip olan Harem’in ve sarayın isyanlar, entrikalar ve çekişmelerle dolu sırları da ziyaretçileri beklemektedir.

Harem bölümü, Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin tarihine dair önemli ipuçlarını taşımaktadır. Topkapı Sarayı’nı ziyaret edenler, sarayın en ünlü alanı olan Harem’de Osmanlı kültürü ve yaşam tarzı hakkında unutulmaz bir deneyim yaşayabilirler.

Mutfağı

Topkapı Sarayı’nın mutfağında Osmanlı İmparatorluğu döneminde kullanılan araç gereçler ve yemek kültürü hakkında bilgiler verelim. Sarayın mutfağında 300’den fazla personel çalışıyordu ve bu personellerin tamamı erkeklerden oluşuyordu.

Mutfakta kullanılan araç gereçler genellikle bakır, gümüş, altın gibi değerli madenlerden yapılmıştı. Yemeklerin pişirilmesi sırasında kullanılan ocaklar ise ahşap malzemeden yapılmıştı. Ayrıca, saray mutfağında kullanılan araç gereçlerin tasarımları da oldukça özgündü ve dönemin mimari tarzına uygun bir şekilde yapılmıştı.

Topkapı Sarayı’nın mutfağında kullanılan yemekler de oldukça zengin ve çeşitliydi. Sarayın mutfağında pişirilen yemekler hem Osmanlı kültürünü yansıtırken hem de farklı kültürlerin yemekleri ile birleşerek yeni lezzetler ortaya çıkarmıştır. Sarayın mutfak kültürü oldukça zengin ve sofistikeydi. Her gün binlerce çeşit yemek pişiriliyor ve sadece saray sakinleri değil, yurt dışından gelen önemli konuklara da ikram ediliyordu.

Eğer Topkapı Sarayı’nın mutfağını ziyaret etmek isterseniz, Tarihi Silahtarağa Elektrik Santrali’nde yer alan “Palace Kitchen: Topkapı Sarayı Mutfağı” adlı müzeyi ziyaret edebilirsiniz. Burada, sarayda kullanılan özel yemeklerin tarifleri ve kullanılan araç gereçler sergilenmektedir.

Bölge: Galata ve Taksim

Karavanla İstanbul’da tarihi yerleri keşfetmek isteyenler için devam ediyoruz. Bu sefer rotamızda Galata ve Taksim civarı yer alıyor. Bu bölgede gezilecek birçok tarihi yer bulunuyor. İlk durağımız ise tarihi Galata Kulesi!

Galata Kulesi, İstanbul’un en eski ve en yüksek yapısıdır. 1384 yılında Cenevizliler tarafından inşa edilen kulenin orijinal adı “Christea Turris” diye bilinir. Kulenin içinde bir müze bulunuyor. Üst kısmında ise harika bir manzara eşliğinde Galata, Taksim ve Haliç manzaralarını seyredebilirsiniz. Kulenin özellikleri hakkında detaylı bilgi almak isterseniz müzeyi ziyaret edebilirsiniz.

Bölgedeki diğer önemli yerlerden biri de İstanbul’un en ünlü tarihi caddesi, İstiklal Caddesi’dir. Cadde, 19. yüzyılda inşa edilmiş birçok tarihi binaya ve mağazalara ev sahipliği yapıyor. Caddede yürürken tarihi binaların ayrıntılarını inceleyebilir, kafelerde mola verebilir ve dünyaca ünlü Markiz Pastanesi’nde tatlılarınızı yiyebilirsiniz. Ayrıca, Taksim Meydanı da burada bulunuyor. Meydan, İstanbul’un en ünlü meydanları arasında yer alır ve birçok aktiviteye ev sahipliği yapar.

Son olarak, karavanla Üsküdar’a gitmek ve Boğaziçi’nde gezintiye çıkmak, İstanbul’un doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için harika bir seçimdir. Bu bölgede en önemli yerler arasında Üsküdar Meydanı ve Camii yer alır. Ayrıca, Boğaziçi Köprüsü’nü de ziyaret edebilirsiniz. Bu köprü, İstanbul’un sembolü haline gelmiştir ve muhteşem manzarasıyla ziyaretçileri büyüler.

Galata Kulesi

İstanbul’un Galata semtinde yer alan tarihi Galata Kulesi, şehrin en ikonik yapılarından biridir. 67 metre yüksekliği ile şehrin en yüksek noktalarından biri olan Galata Kulesi’nin tarihçesi 14. yüzyıl başlarına kadar uzanmaktadır. Genellikle bir gözlem kulesi olarak kullanılan yapı, ayrıca farklı zamanlarda hapishane, yangın gözetleme kulesi ve deniz feneri olarak da kullanılmıştır.

Galata Kulesi’nin manzarası ise eşsizdir. Kuleye çıktığınızda İstanbul’un tarihi yarımadası, Haliç ve Boğaziçi manzarası karşınıza çıkar. Ayrıca kulede bulunan restoran ve kafelerde keyifli bir zaman geçirebilirsiniz.

Kule Yüksekliği	Kule Genişliği	Yapım Yılı
67 metre	15 metre	1348

Galata Kulesi’ni ziyaret ederken, kuleden ayrılmadan önce yazıtlı kulesinde önemli bir durak olan arka bahçeye de uğramanızı öneririz. Burada, Osmanlı döneminden kalma tarihi mezarlar ve tarihi satıcılar sokağına ulaşabilirsiniz.

• Galata Kulesi tarihi İstanbul semtlerinden Galata’da yer almaktadır.
• Çalışma saatleri hergün 09:00 – 20:30 arasıdır.
• Giriş ücreti ise 25 TL’dir.

Galata Kulesi, İstanbul’un tarih ve kültürünü keşfetmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken bir yapıdır. Yüksekliği, manzarası ve tarihi dokusuyla sizi büyüleyecek ve unutulmaz anılar biriktireceksiniz.

İstiklal Caddesi

İstiklal Caddesi, İstanbul’un en ünlü caddelerinden biridir ve Beyoğlu’nun en canlı bölgelerinden birisidir. 19. yüzyıl sonlarında inşa edilen cadde, o dönem İstanbul’daki yabancı nüfusun artmasıyla birlikte gelişmiş ve hızla popüler hale gelmiştir. Caddenin en ilgi çekici özelliği tarihi binaları ve mağazalarıdır.

Caddedeki tarihi binalar arasında, 19. yüzyılda Fransız mimar Alexandre Vallaury tarafından tasarlanan ve 1920 yılında İtalyan Konsolosluğu’na ev sahipliği yapan Palazzo Corpi, İtalyan kültür merkezi Ca’de Sass ve cumhuriyetin ilk yıllarında Misak-ı Milli’nin kabul edildiği ve daha sonra takas yoluyla Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’na verildiği Taksim Cumhuriyet Anıtı bulunur.

Mağazaları arasında ise tarihi Sümerbank binası, Galatasaray Lisesi, Taksim Gezi Parkı ve Atatürk Kültür Merkezi yer alır. Ayrıca, caddenin sonunda İstanbul Modern Sanat Müzesi bulunuyor.

Bölge: Üsküdar ve Boğaziçi

İstanbul’un en güzel yerlerinden biri olan Üsküdar’a karavanla gitmek, muhteşem Boğaziçi manzarası eşliğinde unutulmaz bir deneyim sunar. Üsküdar Meydanı’nda bulunan Şemsi Pasha Camii, Mimar Sinan’ın ünlü eserlerinden biridir. Cami, 1580’de inşa edilmiştir. Üsküdar’ın tarihi atmosferini yaşamak için, camiyi ziyaret etmenizi öneririz. Ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde inşa edilen Çinili Köşk de ziyaret edilebilecek önemli yerlerden biridir. Köşk, Türk-Japon dostluğunun bir sembolüdür ve aynı zamanda müze olarak hizmet vermektedir.

Boğaziçi’nin en ünlü yapılarından biri olan Boğaziçi Köprüsü, Avrupa ve Asya’yı birbirine bağlar. Köprü, 1973 yılında inşa edilmiştir ve o günden bu yana İstanbul’un sembolü haline gelmiştir. Köprü üzerinde yürüyüş yapmak, İstanbul Boğazı’nın muhteşem manzarasını izlemek için en iyi yerlerden biridir. Ayrıca, karavanınızla Boğaziçi sahilinde bulunan çay bahçelerine uğramadan olmaz. Burada, Boğaziçi manzarası eşliğinde çayınızı yudumlayabilir, İstanbul’un büyülü atmosferini hissedebilirsiniz.

Son olarak, karavanınızla Boğaziçi’nde yer alan Kız Kulesi’ni de ziyaret edebilirsiniz. Kule, İstanbul Boğazı’nın ortasındaki küçük bir adada yer almaktadır. Kule, çeşitli efsanelere konu olan tarihi bir yapıdır. Kız Kulesi’nin tarihi ve efsaneleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için, kuleye düzenlenen turlara katılabilirsiniz.

• Şemsi Pasha Camii
• Çinili Köşk
• Boğaziçi Köprüsü
• Çay bahçeleri
• Kız Kulesi

Üsküdar Meydanı ve Camii

İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki tarihi ilçesi Üsküdar, kendi içinde barındırdığı tarihi mekanlarıyla ziyaretçilerine güzel bir gezi imkanı sunmaktadır. Üsküdar Meydanı, şehrin en büyük ve en canlı meydanlarından biridir ve tarih kokan camii ile birlikte gezilecek yerler listenizin ilk sırasında olmalıdır.

Üsküdar Camii, 14. yüzyılda Osmanlı Padişahı I. Süleyman tarafından yaptırılmıştır. Caminin mimarisi, Osmanlı dönemine ait birçok camiye benzerlik göstermektedir. İç mekanında yer alan güzel mihrap ve minber de ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir. Ayrıca, cami bahçesinde yer alan tarihi çeşme de görülmeye değer bir eserdir.

Üsküdar Meydanı’nın tarihi atmosferi, Camii’nin çevresinde yer alan kalıntılarla daha da zenginleşmektedir. Meydanın ortasında yer alan tarihi bir çeşme, meydanda yüzyıllardır yer alan bir diğer tarihi eserdir. Ayrıca, caminin yakınında yer alan Talat Paşa Köşkü ve Ahmet III çeşmesi de gezilecek yerler arasındadır.

Bir Karavan Turu ile Üsküdar Meydanı ve Camii’ni ziyaret ederek İstanbul’da tarih kokan mekanları keşfedebilirsiniz.

Boğaziçi Köprüsü

Boğaziçi Köprüsü, İstanbul’un sembol yapıları arasında yer almaktadır. Köprü, 1,560 metre uzunluğuyla dünyanın en uzun asma köprüleri arasında yer almaktadır. 1970’li yıllarda inşa edilen köprü, Avrupa ve Asya kıtalarını birbirine bağlamaktadır.

Köprünün inşaası oldukça zorlu bir süreçti. İlk olarak 1960’lı yıllarda planlanan köprü projesi için 1970’li yıllarda inşaat çalışmalarına başlandı. Proje için köprünün deniz seviyesinin üzerinde yüksekliği oldukça önemliydi. Bu nedenle, köprünün ayakları derinlemesine kazılarak metrelerce betonla dolduruldu.

Köprü, İstanbul’un trafiğini rahatlatmak için inşa edildi ve dünya çapında övgü topladı. Hala her gün binlerce araç ve insan trafiği ağırlamaktadır. Boğaziçi Köprüsü, İstanbul’un büyüleyici manzarasını sunuyor ve ziyaretçiler için muhteşem bir fotoğraf çekimi alanıdır.